Cuma

şimdi okullu oldum

kasım 2006

---------

aylar sonra ilk kez msn e girdim bağlantı çok kötü durumda hava kapalı olduğundanmış. ilk online gördüğüm kişi sedaydı derhal sohbet etmek ve izmirinde yalanda olsa kıbırstan farkının olmadığını öğrenmek istedim.bağlantım gitmeden önce gördüğüm son cümle izmir bildiğin izmir işte hayallerimin şehriydi.yıkıldım. kendimi bile kandırmama müsade etmediler...

---------

ilk kez derse gittim.meğer herkes derslere geliyormuş bir tek ben gibi bir kaç kişi varmış; bunu farkettim. güneş görmeyen bir yere oturdum ve sigara içmeye çıktım. geri geldiğimde 8. sınıftan beridir kullandığım emektar defterimin başka bir yere atılmış olduğunu gördüm. gölgemi kapan hiphopçı tipli açıkgöz ile üniversitedeki ilk ağız dalaşımı yaptım. yerime güzelce oturdum. hoca geldi ve direk tahtaya bilmediğim acayip şeyler çizmeye başladı. meğer millet osmanlıcayı öğrenmiş sap gibi kalmışım.çok sıkıldım derste.yeni ders yeni şans...

----------

sözlü anlatım diye bir derse gidiyorum yeni sınıf arkadaşlarımla "galiba bütün derslerim sıkıcı olacak" diye düşünmeye başladım...
aman tanrım bu nasıl ders bu nasıl hoca. hayatımda ilk defa ezber sistemini bozan bir hoca gördüm. herkesi tartıştırıyor.baskın olana artı veriyor. ilk artıyı kaptım. sanırım seveceğim bu dersi...

----------

hayatımda ilk defa ödev yapma isteği uyandı. can yücelin hayatını anlatacağım sınıfta. çok pis hazırlanıyorum. okulun kütüphanesine gittim. sanırım tek düzgün yer burası herkes burda...

---------

lefkoşeye indik osman ve iboyla dışarda kazık pardon yemek yiycez.
restoranda bir kadın sürekli bana orhan diye seslendi. sonradan yanıma geldi "neden duymazlıktan geliyorsun" dedi.
- ben orhan olmadığımdan olabilir, dedim. kadın inanmadı. kimliğimi bile gösterdim. kadın bu kez de:
- o zaman kıbrısta akraban var yoksa bu kadar benzemeniz imkansız, demeye başladı.
-dayım kıbrısta yapmış askerliğini artık akrabaysak bilmediğim bir kuzenimdir, dedim. kadın bozuldu.
"bari o kadar sevdiğin birine benzetiyorsun hesabı ödeseydin teyze öğrenciyiz" dedim bana mısın demedi...

----------

bayram tatiline 150 ytlciğe bilet aldım extre eve gitmiş babam "siktirgit neden geliyorsun" dedi.
tatilde önce izmire gittim. üşüyorum burası ne kadar soğuk yermiş. bunca yıl nasıl farkına varmamışım. terminalden otobüse bindim. 3 saat sonra uşaktayım acaba diğer arkadaşlarımın durumu şu anda nasıl ilk bayram tatiline nasılsa herkes gelir.hepsini görücem.

----------

otobüs uşakta durdu.şortum ve kolsuz shirtim ile otobüsten indim ama saliseler içinde geri bindim.meğer bunca yıldır uşak buz kesiyormuş hiç farkına varmamışım kıbrıs bana bu gerçeği öğretti.bulabildiğim en kalın giyisilerim olan 3 t-shirtimi üstüste giydim ama bacaklar ve kollar pöfür pöfür rüzgarı alıyor. eve geldiğimde sabah 4 sularıydı. anahtar sesini duyan babam eline tam oturan sopasıyla kapıda karşıladı beni. bizde hırsız sandık diye.sanki hırsız 2 saat titreyerek anahtarla kapı açacak...

-----------

geleli 2 gün oldu artık ilk günkü kadar kıçım donmuyor. alihan gankam aradı. yoldaymış terminale almaya gittim. hasret giderdik. sonra diğer arkadaşlarımızla buluşmaya gittik.
herkes üniversiteyi anlayor.sercan istanbul "soğuk biraz buradan" dedi.sanırım istanbul kuzeye kaymış buradan daha soğuksa sibiryaya yakın bir yere taşınmıştır.garaca "olm adana çok sıcak cehennemle dipdibe sanki" dedi.bunun üzerine herkes "kıbrısta sıcak mı" deyüp yüzüme aval aval baktılar. oysa bilmiyorlar ki adanayla kıbrıs dipdibe.

-----------

dönüş biletimi aldım. artık günlerim sayılı. babam getirdiğim sigara ve alkollerden dolayı bundan sonra gelip gitmeme bu kadar kızmayacak gibi duruyor. boş getirdiğim bavuluma zeytin ve kap kacak koyarak ankaraya gidiyorum. yine kuzenimde kalacağım.

-----------

ankaraya geldim kıbrısa dönmeme az kaldı. kuzenim yengeminde bizi evden siktiretmesinin bahanesiyle güzel bir gece olsun istedi. "manita kaldırmaya çalış bakalım aileye yakışıyor musun" dedi. şamanda yeşil saçlı bir kızla kesişiyorum.yanına birde mor saçlı bir kız ve asyalı bir erkek! geldi. yeşili salladım. mor saçlıya yavşıyorum. önce kadeh kaldırdım. yanında o erkekte yokken gidip konuşayım dedim. tam kalktım erkek geldi. geri yerime oturdum. jetli'nin biraz uzun saçlısı olan adam dik dik bana bakmaya başladı.
-kuzen mor saçlıya bakıyorum bi saattir mal gibi konuşacaktım şu lavuk geldi. şimdi de paso bana bakıyor manitası falan mı sen bilirsin, dedim.kuzenim çaktırmaya özen göstererek baktı ve:
-ha ben onu biliyorum. o gay yeni ayrıldı sevgilisinden tokmakçı arıyor şimdi, dedi.
-abi biraz yana kaysanda görüşünü kapatsan, dedim.kaydı sağolsun.
(4 saat sonra)
tuvalete gideceğim korkuyorum. asyalı sürekli bar masa arasında gidip geliyor. sürekli beni kesiyor. arkadaşım kesilmek ne korkunç bir şeymiş bundan sonra kızları kesmiycem.altıma işiycem şimdi kaç tane bira midemde" biz artık gidelim be abi " diye yalvarıyor.
neyse ki ferzan abi geldi masamıza o işemeye giderken onunla bir gittim işemeye.adam sıkıştırırsa ferzan abi öldürür nasılsa.

--------------

gitmeden son gün yengem kuzenime ilk kez bıçak çekti. acıdım adama ve aklıma yazdım. bir hata olurda evlenirsem kendimden iri eşim olmamalı.sayılı günlerim geçti gitti. kuzenim "keşke bende seninle gelsem en azından ölüm riskim yok orda, dedi. ayrılırken sanki kardeşi idam edilirken kendiside sürgün yiyen bir adammışım gibi hissettim.

--------------

odamıza geri geldiğimde en son benim geleceğimi sanıyordum fakat benden önce sadece osman gelmişti. beraber ilk makarnamızı pardon yemeğimizi yaptık. odamızda ne bir televizyon ne bir laptop olduğundan ikimizde sıkılıyoruz sohbet ediyoruz ders çalışıyoruz ve yine sıkılıyoruz.

--------------

bugün ibo geldi. ibonun gelmesine çok sevindik çünkü artık osmanla birbirimize anlatacak birşeyimiz kalmamıştı." akşama makarna var" dedik sevindi salak. bilmiyor ki bıkacak tez zamanda.

--------------

ibo hasta oldu. tarih 15 kasım. kktc kuruluş yıldönümü nedeniyle eczaneler hastaneler ve revir kapalı.bir kıbrıs şehidi daha gelicek 30küsur yıldan sonra...

--------------

vizeler başlıyormuş. erdem sağolsun söyledi.yarınki vize osmanlıcanınmış...

--------------

osmanlıca vizem çok garip geçti. daha önce ne olduğunu bilmediğim o garip işaretler kelimeleri yazıya döküyor, benim dışımda kimse bunu garipsemiyor.inanılmaz.sanki başka bir gezegene geldim...

--------------

vizeler tüm hızıyla devam ediyor. bu arada bob marleyle (sene başındaki yurttaki diğer çömezlerden antalyalı olanı) aylar sonra ilk defa yeniden görüştük. yemek koyucaklarmış plastik küçük bir kap istedi.kap 2 gün sonra geri geldi. aslında yemek değil sigarayı kova yapmak için istemiş...


--------------

kalan vizelerimi sorunsuz bir şekilde bitirmenin huzuru ve gazıyla can yücel ödevime devam ediyorum.osman aradı. 2. el 72 ekran televizyon bulmuş 250 ytlye hemen al dedik. mert karşı çıktı.lakin benim yoğun baskılarım sonucunda oylamaya gittik ve televizyon alma kararı telefondan 40 saniye kadar sonra alındı. televizyonumuz geldi. çok mutluyuz osmanda geldi ama yüzüne bakan yok.fakat fiyatı 250 yerine 200e düşürünce kardeşim diye sarılıp ibo ben osman sevgi yumağı oluşturduk.
güvenlikteki mehmet abi yurtlarda ilk kez 72 ekran televizyon oluyor dedi. gururluyuz...

--------------

televizyonun gelişini kutlamak için alışverişe gittik tavuk, patates, domates, yumurta, sucuk ve artık su ile beraber en çok tükettiğimiz içecek olan absolutumuzu aldık. makarna stoğumuz hala 3 gün idare edecek seviyede olduğu için daha fazla masraf yapmayalım dedik.
tavuğu patatesle beraber buğulama tekniği kullanarak pişiriyorum (çünkü nasılsa normal pişirmeye kalksak bu ocakla aynı zamanda pişecek). yanına sucuklu omlet yaptım ilk kez omleti havada çevirdim videoya kaydettiler...

--------------

bütün gün kimse derse gitmedi. ibo cnn osman ntv mert herhangi bir magazin programı bense cnbc-e izleyelim dedim.ilk kez kavga ettik.teklonoji aramıza nifak tohumları ekti.yine de odamızın en sevdiğimiz yanı 72 ekran televizyonumuzun olması...

--------------

"akşama ne yemek var" diye bana sordular. artık odanın daimi aşçısı olduğumu anladım. otoritemi konuşturarak "makarnadan başka bi s.k var sanki" dedim. makarna yapıcak kadar bile suyumuz kalmamış."su alın" dedim. kimse s.kine takmadı.dolaptaki kalan vodkayla kalan suyu karıştırdım makarnayı yaptım süzmeye kıyamadım salça sosuda üstüne bocaladım.ibo vodtanın bittiğini görünce gözleri yaşla doldu."osman ve mert yenmez bu vodkayla yapılınca" dediler."bok yiyin" diyerek tencereyi önüme çektim.üstüme saldırıp tencereyi elimden aldılar ama ibo vurmaya devam etti. sanırım ayık kalmaktansa aç kalmayı tercih ediyor.

Hiç yorum yok: